Kıtadaki acı sömürge deneyimi, kıta ülkelerini ciddi zorluklarla karşı karşıya bırakmaktadır. Bu durum, 25 Mayıs 1963'te Afrika Birliği Örgütü'nün (şu anda Afrika Birliği) kurulmasının ana nedeni olmuştur. Kuruluşundan bu yana, Afrika ülkseleri arasındaki birlik ve dayanışmayı güçlendirmeyi, kıta halkları için daha iyi bir yaşam sağlanmasına yönelik işbirliği ve çabaları koordine etmeyi ve yoğunlaştırmayı hedeflenmekted. Afrika, bol miktarda doğal kaynaklara, hızla artan bir nüfusa ve çok sayıda açık pazara sahip bir ülkedir. Bu jeopolitik dönüşümlere bağlı olarak kıtanın uluslararası arenadaki önemi ve statüsü artmakta, uluslararası aktörler çeşitlenmektedir. Uluslararası sistemde aktif gündemi olan orta güçlerden biri olarak Türkiye'nin Afrika'daki rolünün önemi buradan kaynaklanmaktadır. Türkiye, 1998 yılında Afrika Politika Belgesi'ni yayınlamış, ardından Türkiye'nin Afrika Birliği'ne gözlemci üye olarak kabul edilmesi, 2005 yılında Addis Ababa'daki Türkiye Büyükelçiliği'nin Afrika Birliği ve diğer bölgesel kuruluşlara akreditasyonu, ilk Türk- Afrika zirvesi 2008'de gerçekleştirmiştir. Son yıllarda Türk ve Afrika taraflarının siyasi, diplomatik ve ekonomik düzeyde hızlı atılımlar gerçekleştirmesi, bu konuyla ilgilenen akademik araştırmacılar için Türkiye-Afrika ilişkilerinin geleceğine ilişkin pek çok soruyu gündeme getirmekted. Bu bağlamda her yıl 25 Mayıs'a denk gelen Afrika Günü vesilesiyle, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümleri akademisyenlerin bu konudaki fikirlerini netleştirmeleri için uygun bir ortam sağlamak üzere uluslararası bir bilimsel sempozyumu düzenleme girişiminde bulunmaktadır.  
Sempozyumun amacı
Bu sempozyum, Türkiye'nin kıtaya yönelik politikalarını anlamayı amaçlanmaktadır. Afrika'nın her iki tarafın çıkarlarını gerçekleştirmek için yeni ortaklar araması karşılığında Türkiye'nin Afrika'ya açıklığını doğru şekilde kullanmanın yollarını aramak. Ayrıca kıtadaki büyük ve orta güçler arasındaki rekabet ışığında her iki tarafın gösterdiği çabalar da değerlendirecektir. Bu boyutlar akademik araştırmacıların farklı yaklaşımlarını gündeme getirdiği gibi, Türkiye-Afrika ilişkilerinin geleceğini bilmek açısından da önemli soruları gündeme getirmektedir. Sempozyum, Afrika çeşitli ülkelerinden çok sayıda akademisyenin ilgisini çekecek anlamlı bir bilimsel tartışmanın ışığında, akademik araştırmacılara fikirlerini netleştirme fırsatı sunacaktır.
 Sempozyumun Kapsamı
Bu sempozyum, Afrika-Türkiye ilişkilerini doğrudan ilgilendiren şu disiplinleri kapsamaktadır: siyaset bilimi, uluslararası ilişkiler, ekonomi ve hukuk. Şu konuları ele alacaktır: siyaset, insan hakları, bölgesel örgütler, ekonomik kalkınma ve diplomatik ilişkiler.
Fayda ve Beklentiler
Sempozyum kapsamında sunulan bilimsel makale ve tartışmaların, Türk ve Afrika tarafları arasında olumlu ilişkilerin geliştirilmesi konusunda karar vericilerin ve ilgililerin güvenebileceği yeni ufuklar açmasına yardımcı olacağı öngörülmekted.
 

Sempozyum Dili: Türkçe, Fransızca, İngilizce, Arapça